Ses Yalıtımı Nedir, Nasıl Yapılır?

Gürültünün insan vücudu üzerindeki fizyolojik ve psikolojik etkilerinin kanıtlanması, ses yalıtım uygulamalarını ön plana çıkarmış ve gürültünün toplum hayatından izole edilmesi adına başlıca uygulamalardan biri haline gelmesine zemin hazırlamıştır.

Nitekim Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da “Binaların Gürültüye Karşı Korunması Hakkında Yönetmelik” ile birlikte gündeme getirdiği mimari akustik proje ve rapor belgelendirme süreçleri ile yapıların akustik performanslarının kontrol altına alınması sürecinin kapsamını genişletmiş, böylelikle gürültüye yönelik kapsamlı bir çalışma başlatılmıştır.

Ses Yalıtımı Nedir?

Gürültünün artan etkisiyle birlikte hayli yaygınlaşan bir uygulama haline gelen ve hayatımızın her alanında kullanılan ses yalıtımı; dalgalar haline yayılan ve bir enerji çeşidi olan sesin, cisimlere çarparak oluşturduğu titreşimin yarattığı gürültünün önlenmesi ve diğer ortamlara geçişinin engellenmesi olarak tanımlanabilir.

Ses yalıtımının uygulanma sürecini detaylandırmadan önce değinmemiz gereken kavramlardan biri yüzeyin ses tutumudur. Daha önce de ifade ettiğimiz üzere ses, dalgalar halinde yayılır ve bu yayılım esnasında bir cisim ile karşılaştığı takdirde dalgaların bir bölümü cisme çarpıp geri dönerken, bir kısmı de karşılaştığı cisim tarafından absorbe edilir yani yutulur. Ses dalgalarının kalan kısmı ise cismi geçerek yayılmaya devam eder. Ses yutma katsayısı yani yüzeyin ses tutumu da tam bu noktada karşımıza çıkan bir kavramdır.

Her cismin farklı bir ses tutum performansı vardır ve ses yalıtımında tam anlamıyla bir etki görülmesi adına yüksek ölçekli ses tutuculuğa sahip malzemelerin tercih edilmesi gerekir.

Ses Yalıtımı Nasıl Yapılır?

Ses yalıtım uygulamasında belirlenmesi gereken nokta; yalıtımın hangi amaçla kullanılacağıdır. Ses yalıtımı, dışarıdan gelen gürültünün yaşam ya da iş alanlarımıza girmesini engelleyebileceği gibi, aynı alanlarda oluşan gürültünün de toplumsal hayata karışmasını engelleyebilir. Tabi bu iki amaca yönelik kullanılan malzemeler farklı olduğundan dolayı öncelikle yalıtımın hangi amaçla yapılacağının tespit edilmesi gerekir.

Yapılarda ses yalıtım uygulamalarını; akustik yalıtım ve ses geçiş kaybı olarak iki gruba ayırmamız mümkündür. Akustik yalıtım; sosyal hayatta bireylerin ortak faaliyet gösterdiği (sinema, tiyatro, konferans ya da spor salonları gibi) ortamlardaki gürültü ve uğultunun, ortam içerisindeki cisimlerle izole edilmesini eder. Akustik ses yalıtımında, akustik bariyerler (en yaygın kullanılan akustik süngerdir) kullanılır ve bu bariyerlerin yüksek ses tutum performansı vardır ve ortamın yapısına bağlı olarak farklı bariyer türleri kullanılabilir.

Ses geçiş kaybı ise; herhangi bir ortamdaki gürültünün, ortamı terk etmemesi adına yapılan ses yalıtım uygulamalarını kapsar. Bu yalıtım uygulamalarında akustik yalıtımdan farklı olarak temel itibariyle cam yünü ve taşyünü kullanılır.

Bütünüyle baktığımızda, ses yalıtım uygulamasında kullanılan malzemeler başlıca;

  • Melamin Köpüğü
  • Ahşap Yünü
  • Kauçuk Köpüğü
  • Cam Yünü
  • Polietilen
  • Ses Yalıtım Bandı
  • Taşyünü
  • Akustik Bariyer (Akustik sünger ve kumaş yaygın kullanılıyor)

olarak sıralanabilir.

Tabi burada yalıtım uygulamasına hangi malzeme ya da malzemelerin dahil edileceği daha önce de belirttiğimiz gibi yalıtımın amacı ve kapsamıyla ilgili bir durumdur.

Yalıtımın amacına uygun olarak doğru malzeme seçimi yapıldıktan sonra sektörel tecrübesi ve teknik bilgisi ile fark yaratan ses yalıtım uzmanları uygulama sürecine başlar ve bu süreçte, ses izolasyonu sağlanırken ortamın mimari yapısında değişiklik yapılmaması esasına yönelik hareket edilir.

Doğru bir ses yalıtım uygulaması ile iş ve yaşam alanlarında 21. yy’ın en önemli çevre sorunlarından biri haline gelen gürültünün olumsuz etkilerinden kurtulmak mümkündür.

Akustik Proje ve Rapor Nedir?

Mekan içi gürültü düzeyleri, reverberasyon süresi, gürültü ve titreşim kontrolü gibi binanın akustik performansına yönelik tüm detayları kapsayan akustik proje; yapıların akustik performanslarını ve bu performansta iyileştirme yapılması gereken noktaları tespit eden bir süreçtir.

Yalnızca akustik uzmanlarının düzenleyebileceği bir belge olan akustik proje, 31 Mayıs 2019 tarihinden sonra ilk kez yapı ruhsatı alacak binalar için bir zorunluluk haline getirilmiştir.

Akustik rapor ise, kapsamı akustik projeye kıyasla daha dar olan ve yalnızca binanın akustik performansını ve bu performansın sınıfını belirleyen belgelendirme süreci olarak tanımlanabilir. Akustik raporda temel hedef; binanın mevcut akustik performansının analiz edilmesidir.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ilgili mevzuattaki temel hedefi; kademeli bir şekilde tüm binaların akustik performanslarının kontrol altına alınarak gürültünün iş ve yaşam alanlarımızdaki etkisinin minimize edilmesidir. Nitekim bu açıdan bakıldığında akustik proje ve rapor kavramları ile ses yalıtımı arasındaki ilişkiyi çok daha net bir şekilde görmek mümkündür.